[sg_popup id=13284]
[widgets_on_pages id=”Adsense Auto Ads”]
Amsterdam’dan dün geldik ve daha ayağımızın tozu ile Amsterdam yeme içme mekanları rehberimizi hazırlayalım dedik. Bunu niye dedik çünkü her turistik şehirde olduğu gibi Amsterdam’da da bol bol turist tuzağı mekanlar olduğu için. Cafenin dışından baktığınızda ve içerideki kalabalığı gördüğünüzde zannediyorsunuz ki herhalde Amsterdam’ın önemli yeme içme mekanlarından birisi orası. Ama mekanın neşeli kalabalıklar ile dolu olmasının asıl nedeni daha ziyade merkezi ve tarihi merkezlerde olmaları. Onun için gittiğinizde hazırlıklı olun diye artık yavaş yavaş oralı oldu diyebileceğimiz kardeşimizin de önerilerini dikkate alarak Amsterdam yeme içme mekanları rehberimizi yazdık.
Soru – cevap gidelim ki herkes ilgilendiği tarzı daha kolay bulabilsin. Şimdiden afiyet olsun ve Amsterdam’da iyi eğlenceler…
Amsterdam’ın biraları meşhurmuş diye duyduk ama tek bildiğimiz Heineken? Daha lokal mekanlar var mı?
Bir şeyler içmek ve sıcak bir mekanda vakit geçirmek istiyorsanız Belgisch Bierproeflokaal De Zotte, kısaca De Zotte’yi tavsiye ederiz. Burası biraları ile meşhur bir Belçika pubı. Alamet-i farikası ise menüsünde belki de yüzlerce farklı bira olması ve biraları farklı farklı bardaklar ile servis etmeleri. Bazı bardaklar destek olmadan ayakta bile duramıyor ki onları sürekli elinizde tutmamak için tek seferde içmeniz gerekebilir, aman dikkat 🙂 Ayrıca biraları ile meşhur bir yerden beklemeyeceğiniz kadar güzel yemekleri (pirzolalar, steakler) de var. Yeri de Leidseplein ve Museumplein yakınlarındaki bir ara sokakta ki bu Amsterdam’ı gezerken buralara mutlaka yolunuzun düşeceğini ama ara sokaklara pek girmeyen turist kalabalıklarının radarından kaçabildiğini gösterir.
Belçika birası içmek istesek Belçika’ya gideriz 🙂 Amsterdam birasının meşhur olduğu bir mekan söyler misiniz?
Tamam o zaman, Brouwerij‘t IJ tam size göre bir mekan. Aslında Brouwerij‘t IJ onlarca farklı markası olan hatta bazıları sınırlı üretim olan lokal ve küçük bir bira üreticisi. Ama üretim yerlerinin yanına biralarının tadılabileceği bir de pub yapmışlar. Hatta bazı çeşitleri sadece burada fıçıdan servis edilebiliyormuş. Bazı çeşitlerinin ise her sene tadı değişiyormuş. Lokasyon ise Artis Hayvanat Bahçesi yakınında. Bu mekanın bir başka güzel yanı ise dışarıdaki kanal manzaralı masalarda oturabiliyor olmanız ve de hemen yanınızda Amsterdam’ın en uzun ahşap yel değirmeni De Gooyer’in olması.
Amsterdam’da et yemek istiyoruz ve eti güzel salaş bir mekan var mı bildiğiniz?
Leidseplein yakınında salaş mekan Cafe de Klos’un etleri (kuzu kol, steak, spare ribs) pek bir güzel, etlerin porsiyonları pek pek bir büyük, yemeklerin yanında getirdikleri patatesleri pek bir lezzetli, fiyatları (etler 16-27 euro arasında) hele bir de porsiyonlar ile karşılaştırdığınızda pek bir uygun. Mekan küçük olduğundan oturmak için biraz beklemeniz gerekebilir ki bekleyin deriz. Bir masaya kurulduktan sonra gerisi geliyor zaten. Bulması da kolay, Leidseplein’e yaklaşık 200 metre uzaklıkta.
Güzel, sıcak, insanların masalarını birbirleri ile paylaştığı, turistlerden ziyade lokal insanların gittiği bir yer arıyoruz. Amsterdam’da böyle bir mekan önerebilir misiniz?
Cafe Wasserette’yi mutlaka deneyin deriz, tam sorduğunuz gibi bir yer. Küçük, onlarca belki de yüzlerce bisikletin park ettiği bir minicik bir meydanda, sevimli bir kafe. Biz gittik, çok sevdik. İçeride neredeyse hiç turist yoktu, biz hariç. Aslında oldukça garip gelmişti çünkü önünde turistlerden uzamış sıralar olan Heineken Experience’in bir ya da iki sokak arkasındaydık. Belki de bu yüzden pek sevimli gelmişti bize. Üstelik hamburgerleri, naneli çayları, denediğimiz ne varsa pek lezzetliydi.
Cafe Wasserrette eğer dolu olursa, yakınlarda başka güzel kafeler de var. Onları da deneyebilirsiniz. Onlarca bisiklet park etmiş demişken söyleyelim, bisikletinizi öyle günlerce sokakta park etmiş bir şekilde bırakamıyormuşsunuz. Belediye tarafından götürülüyormuş bisikletiniz ve cezası varmış 🙂
Cafe Wasserette’nin önündeki bisiklet cenneti
Biz hamburger yemek istiyoruz, lezzetli hamburger arıyoruz. Amsterdam’da bunun için hangi mekanı önerirsiniz?
Cafe Morlang’ın hamburgerleri hem lezzetli hem de fiyatları çok uygun. Neredeyse Burger King menüleri ile aynı fiyata karnınızı doyurabiliyorsunuz (hamburgerler 8-10 euro). Hem bütçeyi aşmamak hem de güzel tatlar için Amsterdam’da uygun bir mekan. Leidseplein ve Spui meydanlarına birkaç dakikalık yürüme mesafesinde.
Amsterdam’da öyle alışık olmadığımız tarzda farklı bir mekan arıyoruz. Hangi yeme-içme mekanını tavsiye edersiniz?
Daha önce “speakeasy” kelimesini duymuş muydunuz? Eğer duymadıysanız bu söyleyeceğimiz mekanı farklı bulabilirsiniz. Amerika’da 1920’li yıllardaki içki yasağının ardından yasa dışı içki satışı yapılan mekanlara verilen ad speakeasy. Door 74 de Amsterdam’ın speakeasy’si. Gizli bir kapısı var, öyle herkes bilmiyor, zaten onlar da herkesin bilmesini istemiyorlar ve merak etmeyin gerçekten de yasa dışı değiller 🙂 Menüsün de onlarca farklı çeşit kokteyl var, eğer kokteyl içmek isterseniz doğru adres… Adres demişken çiçek pazarı Bloemenmarkt’ın hemen yakınında olduğunu söyleyelim. Bu arada öyle tabela falan aramayın kapısında, yok çünkü… O yüzden gitmeden önce mutlaka telefon ile rezervasyon yaptırın.
Amsterdam’da yemek için farklı bir mekan arıyorsanız eski bir sanayi tesisinden bozma Cafe Restaurant Amsterdam’a gidebilirsiniz. Bir oto sanayi tostçusu değil ama 🙂 bir zamanlar şehrin su pompalama istasyonu olan bu mekan güzel bir restoran olmuş. Biraz şehrin dışında ama toplu taşıma ile yaklaşık 20 dakikadan fazla sürmüyor ulaşması.
Daha farklı ve daha oryantal bir yerler arıyorsanız Amsterdam’da, Nomads’i deneyebilirsiniz. Bir arap evinin içinde olduğunuzu hissetmeniz için ortadoğunun tüm elementleri kullanılmış bu mekanda. Yeri de merkezi, Anne Frank House’a yaklaşık beş dakikalık yürüme mesafesinde.
Amsterdam’da Thai mutfağı denemek istiyoruz. Amsterdam’da hangi yeme içme mekanına gidebiliriz?
Amsterdam’ın modern atmosferinden daha otantik bir yerlere gitmek birkaç saatliğine kaçmak istiyorsanız White Elephant’ı deneyebilirsiniz. Noodle’a bildiğimiz erişte işte demeyenlerdenseniz White Elephant’ın bol baharatlı, bol körili menüsü tam size göre… Yazarken yutkundum, galiba acıktım 🙂
Bir de bizim Amsterdam’a her gittiğimizde uğradığımız bir yer var. Öyle aman aman bir atmosferi yok, biraz da fast food ama biz yemeklerini çok seviyoruz. Leidseplein’deki Wok to Walk’u noodle seviyorsanız tavsiye ederiz. Hemen gözünüzün önünde yapıyorlar, pek leziz…
Bizce yoktur noodle’ın erişteden farkı var mı Amsterdam’da Türk lokantası?
Amsterdam’a kadar geldiniz, hala ve illa Türk restoranı olsun diyorsunuz. Kuzu tandırdan, Ali Nazik’ten fazla uzak kalmamak lazım, haklısınız. Bu durumda tavsiye edebileceğimiz güzel bir Türk restoranı var. Levant’a Amsterdam’da yaşayan arkadaşlarımız da gidiyorlar, Türk damak tadını hatırlamak için. Turistler için de üstelik yeri çok çok uygun, Rijksmuseum’un arkasındaki meydanda (müze meydanı tarafı değil) kalıyor. Yurt dışında Türk lezzetleri için güzel bir seçenek olabilir.
Normalde her sene Yunan adalarına gideriz biz 🙂 ama bu sefer tatilde Hollanda’ya geldik. Amsterdam’da suyun öte yanından güzel bir Yunan restoranı önerebilir misiniz?
Hem yakın, hem küçük, hem sıcak, hem de lezzetli De Twee Grieken’i önerebiliriz. Dam Meydanı veya Anne Frank House’a mutlaka yolunuz düşecektir, ikisine de yürüyerek beş dakika uzaklıkta.
Amsterdam’da trendy bir restoranda yemek yesek nasıl olur, neresi var gidebileceğimiz?
Jamie Oliver’ın eski bir deponun içine inşa edilen restoranı Fifteen’i deneyebilirsiniz. Mekanın en önemli özelliği zor durumda kalmış ama hayatını değiştirmek isteyen gençlere (isimden de anlayacağınız üzere 15 gence) imkan vermesi. Servis beklentinizi birilerine ikinci bir şans verildiğini düşünerek çok yüksek tutmazsanız bu mekanı sevebilirsiniz. Fifteen turistik yerlerin biraz dışında ama Centraal Station veya Dam Meydanı’ndan yaklaşık 20 dakikada yürüyerek ulaşabiliyorsunuz.
Konumundan dolayı neredeyse her turistin Amsterdam seyahatinde önünden bir kez geçtiği Momo’yu da deneyebilirsiniz. İçerisi genellikle lokal ve biraz da havalı tipler ile dolu. Yemekleri de oldukça güzel. Sushi, deniz ürünleri, biftek, kokteyller anlayacağınız pahalı ne ararsanız var burada.
Restoran ile işimiz olmaz, Amsterdam’da gece hayatını ve mekanlarını merak ediyoruz. Amsterdam’da nerelere gidebiliriz eğlenmek için?
Leidseplein’de turistik yerlerde takılmaktansa lokal gençlerin gittiği Bar Weber’i deneyebilirsiniz. İçecekler pahalı değil (neredeyse ülkemizdeki market fiyatları ile aynı mekanda), atmosfer sıcak, müzikler güzel. Baktınız içerisi çok dolu hemen yanındaki kardeş mekan, Bar Lux’e bir bakın deriz.
Amsterdam clup’leri nelerdir, Amsterdam’da parti için nerelere gidebiliriz?
Neredeyse her Cumartesi parti verilen Club Panama’nın programına bir bakabilirsiniz. Eğer sizin tarzınıza uygun bir şeyler bulursanız eğlenceli olabilir. Yok biz beğenmedik orayı derseniz eskiden bir kilise olan şimdi ise Amsterdam’ın güzel mekanlarından Paradiso’yu deneyebilirsiniz. Neredeyse her gün birkaç konser veya organizasyon var.
Diğer mekan ise Melkweg. Her yıl onlarca konserin verildiği, performansın sergilendiği bu Amsterdam mekanı aslında çok eskiden kalma bir fabrika. Burada diğerleri kadar çok organizasyon olmasa da gitmeden önce sitelerinden ne var ne yok diye kontrol ederseniz iyi olabilir. Mekan hem de Leidseplein’de…
Viski içmeden yapamam, Türkiye’de de fiyatlar malum. Amsterdam’da viski severler için süper bir mekan varmış diye duydum, neresi biliyor musunuz?
Amsterdam’da menüsünde çeşit çeşit viski sunan, kimi dergiler tarafından dünyanın en iyi viski barı olarak aday gösterilen bir mekan var. Adı L&B Whiskeycafe. Eğer viskiden anlıyorum, denemediğim tatları arıyorum diyorsanız L&B’de keyifli birkaç saat geçirebilirsiniz. Ama yok Bourbon neydi, Scotch neydi aradaki farkı bir türlü öğrenemedim diyenlerdenseniz işte öğrenmek için tam zamanı 🙂 Burası da Leidseplein’de…
Kokteyl içebileceğimiz, yemek yiyebileceğimiz güzel bir Amsterdam mekanı öğrenebilir miyiz?
Arkadaşlarımızın da gittiği Spui Meydanı’na yakın Snapers Resto-Bar tam da dediğiniz gibi bir yer. Zombie Island kokteyli de içebilirsiniz, earl grey tea de 🙂 Steak de yiyebilirsiniz (15 euro), Mexicanburger de. Başka bir cafe daha söyleyelim hoş vakit geçirebileceğiniz, yine Spui Meydanı’ndaki Cafe Luxembourg’a da uğrayabilirsiniz.
Bize şöyle kanal kenarında oturabileceğimiz, kitap – dergi okuyabileceğimiz, arkadaşlarla hoş sohbet edebileceğimiz bir yer lazım. Amsterdam’da hangi cafeye gitsek?
Amsterdam’da gezmekten yorulup, biraz dinlenmek istediğinizde Cafe de Jaren’e gidebilirsiniz. Hem hemen kanalın yanına attıkları masalarda yer yoksa, balkonlarını da deneyebilirsiniz. Öğle yemeğini uygun fiyata getirmek için fast food zincirinde yemekten daha bile uygun olabilir üstelik. Hava da güneşli ise, tadından yenmez. De Herengracht da adından da anlaşılacağı üzere (Amsterdam’ın en önemli kanallarından birinin adı da Herengracht) hemen kanalın yanı başında gündüz giderseniz cafe, akşam giderseniz restoran olan güzel bir mekan. İçindeki duvar resimlerini isterseniz satın alabiliyormuşsunuz da.
Umarız Amsterdam’da yeme içme mekanları ile ilgili yazımızı beğenmişsinizdir ve Amsterdam’a gittiğinizde uğrayabileceğiniz birkaç mekan adı not edebilmişsinizdir. Eğer Amsterdam ile ilgili havaalanından şehre nasıl ulaşırım, nereler gezilmeli gibi merak ettiğiniz başka şeyler varsa, Amsterdam rehberi ana sayfamıza bekleriz. Ayrıca hala Amsterdam’da kalacak otel bulamadıysanız da şehrin en güzel tasarım otelleri ve kanal evleri önerilerimizi bu yazımızdan okuyabilirsiniz.
Amsterdam’da iyi tatiller, her gününüz bol ve leziz yemekler ile dolsun.