Kategoriler
saventravel.com

Kanatlı Zafer Heykeli & Nike


Kanatlı Zafer Heykeli

Louvre Müzesi’nin Denon kanadında (piramit girişi karşınıza aldığınızda sağ kolda kalan blok), Kanatlı Zafer Heykeli ait olduğu Trakya kıyılarında Ege Denizi’nin dalgaları üzerinde yükselen Semadirek adasındaki tapınakta olduğu gibi birinci kata çıkan merdivenlerde gelenleri karşılamaktadır. Deniz savaşındaki zafere adanan Kanatlı Zafer Anıtı olarak da bilinen bu heykel Fransa imparatorluk müzelerine adını yaşatacak bir kalıntı bulma hayali kuran Edirne’de görevli konsolos yardımcısı ve amatör arkeolog Champoiseau’nun hayalini 1863’te gerçekleştirmiş. Champoiseau, önce heykeli ve parçalarını, daha sonra heykelin üzerinde ayakta durduğu geminin pruvası ve pruvadaki gemi mahmuzu gibi anıt tabanını bulmuş ve hepsini daha sonra Fransa Louvre Müzesi’ne götürmüş. Yapılan restorasyon çalışmaları ile Kanatlı Zafer Heykeli’nin bir zamanlar iç içe geçmiş olan blokları, tek tek bir araya getirilmiş, eksik kalan parçalar; mesela sağ kanat bulunamamış ve sol kanadın replikası yapılmış, doldurularak tamamlanmış.

Kanatlı Zafer Heykeli’ni en etkileyici açıdan; sağ bacağından göğsünün üstüne doğru, görebilmek için hafif sol tarafından bakmak gerekmektedir, tıpkı zamanında Semadirek adasına gelenleri yüzyıllarca karşıladığı gibi. Bu açıdan bakıldığında heykelin sol bacağının arkasından kanatlara doğru çıkan eğimli çizgi ve sağ bacağından göğsüne doğru çıkan dik çizginin oluşturduğu üçgen gözler önüne serilmektedir. Böylece heykelin cömert hatları, kıyafetinin en ince kıvrımları, ileriye doğru hareketinin enerjisi ve neredeyse yere paralel duran devasa sol kanadının dinamizmi hissedilebilmektedir.

[widgets_on_pages id=4]

Öte yandan heykelin sağ tarafında ise, aynı özenli kıvrımların olmaması, sanatçının zaman kazanmak için biraz daha özensiz davrandığı düşündürtmüştür. Aslında bunun nedeni Semadirek adasındaki tapınakta heykelin sağ tarafının daha az kişi tarafından görünüyor olması ve arka tarafının ise neredeyse kimse tarafından görülmüyor olması imiş…. Sağ omuzun hafif yüksek duruşu ve İzmir Aliağa yakınlarındaki antik kent Myrina’da bulunan minik zafer heykelleri, sağ kolun aslında havada olduğunun düşünülmesine yol açmış. 1950 yılında Semadirek’te bulunan yukarıya doğru açık bir avuç şeklinde sağ el de bu düşünceyi pekiştirmiş ve aslında heykelin adaya gelenleri eliyle selamladığı ortaya çıkmış.

[widgets_on_pages id=4]

Kanatlı Zafer Heykeli’nin en önemli yanlarından birisi de, kanatlar, kollar, baş ve göğüs ayrı ayrı bloklar halinde olmasına rağmen herhangi bir dayanak olmadan birbirlerine birleştirilmeleri imiş. Ayrıca kanatların bu denli büyük olmasına rağmen desteksiz birleştirilmesi de önemli bir başarı imiş.

Kategoriler
Louvre Müzesi Tavsiyeleri

Mona Lisa & Gizemli Gülüşü

[sg_popup id=12864]
[widgets_on_pages id=”Adsense Auto Ads”]

Mona Lisa

Dünyanın en meşhur tablosu veya daha doğrusu dünyanın en meşhur resmi ne diye sorulsa, herhalde büyük bir çoğunluk Mona Lisa diyecektir. Öyle ki Louvre Müzesi’ni gezen ziyaretçilerin yüzde doksanı Mona Lisa’yı görmeden çıkmıyormuş. Bu da demek ki günde neredeyse 20.000 – 40.000 kişi Mona Lisa’yı görüyormuş. Siz de Mona Lisa’yı görecek kişilerden birisi olacaksanız, Louvre Müzesi’ni ziyaret etmeden önce Mona Lisa hakkında biraz bilgi toplayarak çok doğru bir yolda olduğunuzu söyleyebiliriz. Yoksa bizim gibi iki metreden daha fazla yaklaşma şansınız olmayan, 1956 yılında saldırıya uğradığı için kurşun geçirmez cam koruma arkasında duran Mona Lisa resmini gördüğünüzde far görmüş tavşan gibi ne yapacağınızı bilemeden kalabilirsiniz. Çünkü biz Mona Lisa’nın hemen yanındaki korumaları, önünde duran kalabalığın meraklı bakışlarını, aynı salonu paylaşan onlarca koca koca resme rağmen, tüm ilginin sanki onlar yokmuş gibi tek başına bir duvarda asılı duran Mona Lisa üzerinde oluşunu görünce açıkçası niçin Mona Lisa’nın bu kadar meşhur olduğunu anlayamamıştık. Sonuçta Mona Lisa tablosunda nereye bakmamız gerektiğini bilememiş, artık ne işe yarayacaksa omzumuzun üzerinden Mona Lisa görülecek şekilde birbirimizin birer fotoğrafını çekip büyük salondan mahcup bir şekilde çıkmıştık. Bunu sizin de yaşamamanız için Mona Lisa’yı ve Mona Lisa’nın gülüşünü elimizden geldiğince anlatmaya çalışalım…




Mona Lisa kimdir?

Mona Lisa tablosunu anlatmaya geçmeden önce Mona Lisa kimdir sorusunun cevabını vermeye çalışalım. Genel kabul gören ama hiçbir zaman kanıtlanamayan görüşe göre Mona Lisa, Lisa del Giocondo isimli bir kadınmış. Kocası Francesco del Giocondo, ikinci çocuklarının doğumu anısına; aldıkları evi kutlamak için de olabilirmiş, Mona Lisa tablosunu Leonardo da Vinci’ye sipariş etmiş. Kocasının ölümü ile rahibe olan Lisa del Giocondo, 15 Temmuz 1542 yılında 63 yaşında ölmüş.

Mona Lisa tablosunun başına neler gelmiş?

Leonardo da Vinci resmi yaptıktan sonra, Mona Lisa’nın kocasına resmi teslim etmemiş. Mona Lisa tablosu sonunda resim öğrencisi ve mirasçısı Salai’ye kalmış. Daha sonrasında Mona Lisa, bilinmeyen bir şekilde Fransa kralı tarafından satın alınmış ve Mona Lisa, 1797 yılında Louvre Müzesi’ne gelmiş. 1911 yılında ise Mona Lisa tablosu çalınmış ve İtalya’yı dolaşıp, tam Ufizzi Müzesi’ne satılmaya çalışılırken hırsız yakalanmış ve Mona Lisa Louvre Müzesi’ne geri dönmüş. O zamandan beri de New York, Moskova ve Tokyo’ya geçici sergiler için gitmek dışında Louvre Müzesi’nde kendisini ziyaret edenleri gülümseyen bir ifade ile bekliyormuş. Bu arada dünyanın en pahalı resmi olan Mona Lisa’nın değerinin yaklaşık 760 milyon $ olarak tahmin edildiğini de paylaşım…

Mona Lisa tablosunun gizemleri nelerdir?

Mona Lisa hakkında kısa bir bilgi verdikten sonra sıra geldi Mona Lisa tablosunda nerelere bakılacağına. Tabloda bakılacak yerlerden biri bu kadar korumaya rağmen Mona Lisa tablosunda oluşan çatlak. Biraz yakından bakarsanız, Mona Lisa’nın saçlarından başlayıp tablonun en üstüne kadar giden 11 cm uzunluğundaki çatlağı görebilirsiniz (1). Üzerine yapıldığı kavak pano zamanla ikiye ayrılmaya başladığı için resim de zarar görmüş…

Dünyanın en meşhur resminde, Mona Lisa’nın duruşuna da dikkat etmek gerekiyor. Her ne kadar çok sonra fark etmiş olsak da Mona Lisa aslında korkulukları (2) olan bir balkonda (resmin en sağ ve en solunda, Mona Lisa’nın tam göğüs seviyesinde korkulukların başlıklarını görebilirsiniz) kolçaklı yarım daire …

Kategoriler
Ana Sayfa Louvre Müzesi Tavsiyeleri

Louvre Müzesi Giriş Ücreti & Cam Piramit

[sg_popup id=12864]
[widgets_on_pages id=”Adsense Auto Ads”]

Cam Piramit & 666

Kim demiş piramitler sadece Mısır’da var diye… Kim demiş piramitler sadece taştan, Nil Nehri’nin kenarında olur diye. Basbayağı Paris’in orta yerinde hem de camdan ve çelikten olabiliyormuş. Hangi piramitlerden mi bahsediyoruz, Paris Louvre Müzesi’nin girişinde bizi karşılayan dört tane camdan piramitten tabii ki…. Yılda dokuz milyon turist kapıya dayanınca ki kimi saatler 15 bin ziyaretçiye kadar varıyormuş, ve bu kapı da dünyanın en çok ziyaret edilen müzesi ünvanını Louvre Müzesi ile paylaşmakta zorlanınca klasik mimari ile tezat, gelecekten gelmiş gibi duran bu piramit Louvre Müzesi’nin geniş avlusunda peyda olmuş. Louvre Müzesi’nin cam piramidi o kadar ses getirmiş ki Mısır’daki piramitlere benzer efsaneler bile üretilmeye başlanmış. Yok efendim Louvre Müzesi cam piramidinde 666 tane cam parça varmış da, Mitterrand açıkça mimardan 666 tane cam parçası olmasını talep etmiş de… Hatta Dan Brown’un Da Vinci Şifresi kitabında da böyle olduğu dile getirilmiş de, peh peh peh… Tüm bunlar üzerine Louvre Müzesi’ndeki bu eserin mimarının iddiaları yalanlayıp, sanılanın aksine altı yüz yetmiş üç cam parça olduğunu açıklaması gerekmiş. Ama unutmadan söyleyelim ilk açılışında dağıtılan broşürde altı yüz altmış altı cam olduğu iki kez geçiyormuş. Aslında en temizi gidip saymak gibi görünüyor J.




Louvre Müzesi’ne Giriş Kuyruğu & Aslanlı Kapı

Geçebilecek Aslına bakacak olursanız yoğun bir günde Louvre Müzesi’ne gitmeye kalkarsanız cam piramidin etrafında uzayan, müze kadar meşhur Louvre Müzesi’ne giriş kuyruğunda oyalanırken rahat rahat kaç cam parça olduğunu sayabilirsiniz. Hatta kontrol için bir kez daha saymaya yetecek vaktiniz bile olabilir.

Bu sıraya girmemenin en iyi yolu, aslında bu sıraya girmemek… Doğru yazdık, gerçekten Louvre Müzesi’ne kalabalık bir günde gidiyorsak en göz önünde olan, gördüğünüzde sanki Louvre Müzesi’nin tek bir girişi olduğunuzu düşünmenizi sağlayan, sizi ışığa giden kelebekler gibi kendisine çeken bu kapıdan uzak durmak en iyisi…

Çünkü aslında Louvre Müzesi’nin genel turistik görüşün aksine beş farklı kapısı var. Piramit dışındaki bu kapılar; Via the Passage Richelieu, Via the Carousel du Louvre, Via the Cour Carree, Porte des Lions, görece daha az yoğun.




Arc de Triomphe du Carrousel & San Marco’nun Atları

Çoğu turistin bilmediği, dolayısıyla Louvre Müzesi’ni gezerken lazım olacak saatlerinizi cam piramitin önündeki kalabalıkla harcamamanızı sağlayacak Aslanlı Kapı (Porte des Lions), Louvre Müzesi’nin geniş avlusunda cam piramitteki giriş kapısına sırtınızı döndüğünüzde tam karşınıza gelen zafer takının (Arc de Triomphe du Carrousel) size göre sol tarafındaki binada kalıyor.

Bu arada adı geçen takı, Şanzelize Caddesi’ndeki Paris’in meşhur Zafer Takı’ı (Arc de Triomphe de l’Étoile) ile karıştırmayın. Her ne kadar ikisi de aynı zamanlarda yapılmış olsa da aralarında ciddi bir büyüklük farkı söz konusu. Diğeri bu kadar mütevazi değil anlayacağınız… Arc de Triomphe du Carrousel, 1806-1808 tarihleri arasında Napolyon’un zaferlerini kutlamak için yapılmış. Takın arkasında bugün yer alan Tuileries Bahçesi’nin daha önceleri yerinde olan imparatorluk ikametgahı Tuileries Sarayı’nın kapısı imiş aslında…

Louvre Müzesi’nin avlusundaki takın üstünde bugün duran atlar aslında Napolyon’un Venedik’ten aldığı, ki zamanında Sultanahmet Meydanı’ndalarmış, daha sonra tekrar San Marco Meydanı’na dönen, San Marco’nun Atları imiş…




Kategoriler
Floransa rehberi

Floransa Gezi Rehberi


Demek Floransa’ya seyahat ediyorsunuz, yoksa çoktan vardınız mı? Çok doğru bir seçim yapmışsınız… Rönesans’ın beşiği, Duomo’nun ana vatanı, Toskana’nın başkenti, UNESCO’nun yani Dünya’nın Kültür Mirası, kısacası İtalya turunun olmazsa olmazı Floransa… Bu durumda Floransa gezi rehberine de ihtiyacınız olacaktır. Floransa’da gezilecek yerlerden, Floransa’nın en güzel manzarasına kadar Floransa gezisi için gerekli bilgileri topladığımız Floransa seyahat rehberi umarım şehrin tadını çıkarmanıza biraz da olsa yardımcı olur.

[widgets_on_pages id=4]

 


 

Floransa’da Gezilecek Yerler

Floransa’nın sokakları adeta zaman makinesi gibi, tarihi Floransa’yı gezerken kendinizi yüzyıllar öncesinde hissediyorsunuz. Bu kadar küçük bir şehrin nasıl bu kadar tarihi içine sığdırdığı ve bunu hala koruyabiliyor oldukça şaşırtıcı geliyor. Floransa’da gezilecek yerler çok küçük bir alana sıkıştığı için etrafınızda sürekli tarihi hissetmeniz mümkün. Kendi Floransa gezimizden ve fotoğraflarımızdan derlediğimiz Floransa’da ücretsiz gezilebilecek en önemli dokuz yer ise[…]

 


Floransa’nın En Güzel Müzeleri

Floransa’da ücretsiz gezilecek en güzel 9 yeri gördükten sonra, hala vaktiniz kaldıysa birkaç güzel yer önerimiz daha olacak. Floransa gezi rehberindeki ilk durağımız Ponte Vecchio’ya yürüme mesafesindeki 1550 yılından kalan ve yaklaşık 500 yaşındaki Boboli Bahçeleri. Burayı bahçe diye adlandırmak biraz yanlış olur çünkü tamamını gezmek isterseniz birkaç saatinizi ayırmanız gerekiyor[…]

 


En Güzel Floransa Manzarası Hemen Yakınınızda

Floransa’ya gidip de kuş bakışı bu şehrin güzelliğine şahit olmamak olmaz. Bunun için en doğru adres tüm Floransa’yı ayaklarınızın altına seren 1869 yılında inşa edilen Piazzale Michelangelo. Michelangelo’nun çeşitli eserlerinin bulunduğu ve bir zamanlar buraya Michelangelo’ya özel müze yapılması planlandığı için bu adı alan meydan Floransa’nın görülmesi gereken yerlerinden birisi[…]

 


Floransa’ya Kadar Gelmişken Pisa’ya Gitmemek Olmaz

Floransa’ya gelir gelmez Pisa’ya nasıl gidebileceğimizi düşünmeye başladık. Bizim tur rehberimiz yarın nasıl olsa oraya ekstra turumuz olacak birlikte gideriz düşüncesinden dolayı Floransa’dan Pisa’ya nasıl gidebileceğimiz konusunda ser verip sır vermiyordu. Ama biz çoktan Santa Maria Novella tren istasyonuna doğru hızlı adımlarla yola koyulmayı başarmıştık bile… 20 dakikada bir kalkan Floransa – Pisa trenine binip[…]

 

[widgets_on_pages id=4]


Eğer Floransa seyahat rehberimizi beğendiyseniz, facebook/saventravel adresini de ziyaret etmekte fayda olabilir… İyi tatiller… 🙂…

Kategoriler
saventravel.com

Venedik Gezi Rehberi


Venedik gezi rehberimize hoş geldiniz… Save&Travel’e uğradığınıza göre Venedik seyahati için ya bavullar hazırlanmış, uçak biletleri alınmış, Venedik seyahatine başlanmış bile olabilir ya da hala gidip gitmemekte kararsız kalmış olabilirsiniz. İki durum için de umarım ki Venedik seyahat rehberimiz işinize yarayacaktır. Venedik’e gidildiğinde nasıl daha uygun gezilebileceği hakkında fikir sahibi olmak veya Venedik’e seyahat etmek gerektiği konusunda kendinizi ikna etmek için geziye blogumuzdan başlayabilirsiniz. Venedik’te gezilecek yerlerden, Venedik’te ulaşıma kadar Venedik ile ilgili çeşitli başlıkları bir araya getirdiğimiz sayfamız ise turun başlangıç noktası… 🙂

 

Venedik’te Gezilecek Yerler

Venedik nam-ı diğer maskeler şehri, kimileri için görülmesi gereken yerler listesindeki turistik şehirlerden biri, kimileri içinse dünyanın en güzel ve romatik şehri… Yaşadığımız yüzyıla ait değilmiş gibi duran, sokaklarında yürürken zamanın öteden beri durduğunu hissettiren Venedik[…]

 

Venedik Gondol Turu

Önce gondollar ile ilgili kısa bilgiler… Gondolların simsiyah olmasının nedeni, Venedik zenginlerinin bir zamanlar gondollarında servetlerini kendi yaratıcılıklarına kalmış bir şekilde göstermeye çalışmasının artık estetik bir görüntüden uzak renk kombinasyonları oluşturması, bu yüzden de 1562 yılında siyah dışındaki tüm renklerin yasaklanması imiş. Ayrıca gondol kelimesi bir rivayete göre Türkçe’den geliyormuş ve pruva demirindeki altı çizgi[…]

Venedik Müze Kartı

Venedik’te ekonomik gezmenin yolu Venedik Müze Kartı namıdiğer Venice Card detaylarında sıra… Venedik’in resmi şehir kartı olan Venice Card müzelerden müzelere koşan, kiliselerdeki mozaiklerden vitraylara ince detaylara dalanlar için[…]

Murano – Burano ve Diğer Venedik Adaları

Venedik ile karşılaştırıldıklarında Venedik’in ada değil de sanki ana karada kocaman bir şehir gibi durmasını sağlayan (teşekkürler görelilik) ondan da küçük Murano, Burano, San Giorgio Maggiore, San Michele, Torcello ve Lido adaları için turunuzun sonunda mutlaka zaman ayırmalısınız. Hatta biraz daha ileri gidip bizim favorilerimiz Burano & Murano adalarına uğramazsanız Venedik ziyaretiniz yarım kalmış bile sayılabilir diyerek sizi biraz daha teşvik edebiliriz[…]

Venedik’te Ulaşım

Günde iki-üç saatini arabada, toplu taşımada geçiren ortalama bir turist için Venedik fantastik romanlardan fırlamış bir orta dünya şehri gibi; arabaların, otobüslerin yani şoför kavramının hiç olmadığı bir şehir… E böyle olunca Venedik’te ulaşım denince vaporettolardan bahsetmek daha doğru olacak, Venedik ulaşım araçları da bunlardan oluşuyor aslında. Tren ve otobüs ise sadece Venedik’e ulaşım için kullanılıyor, Venedik’te ulaşım için değil… Bir kere Venedik’e vardığınızda ise Ford’un Model T’sini bile gereksiz bir icat gibi görmeye başlıyor ve onlar olmadan da hayatın ne kadar güzel olduğunu anlıyorsunuz[…]

Marco Polo Havaalanı Venedik Ulaşım

Venedik’e eğer uçak ile geliyorsanız kuvvetle muhtemel ana kara üzerindeki Marco Polo Havaalanı’na geleceksiniz demektir. Tabii bizim gibi ilk başta havaalanına gelir gelmez ufak bir şok yaşayabilirsiniz. Bu kadar çok turistin geldiği şehrin havaalanı bu kadar küçük olur mu diye… Bu kısa şoku atlattıktan ve bavul bantlarında diğer bavulların arasından kendinizkine ulaştıktan sonra artık Venedik’e doğru yola çıkabilirsiniz. Marco Polo Havaalanı Venedik ulaşımı için iki ana yöntem var[…]

İtalya’nın Diğer Şehirlerine Ulaşım

İtalya’da şehirler arasında ulaşımın en kolay ve uygun fiyatlı yolu tren yolculuğu. Bu sayede tek seferde birçok şehri gezmeniz mümkün. İtalya’ya kendiniz de gitseniz, tur ile de gitseniz tren yolculukları ekonomik gezmenin ve ulaşımın sırrı… Örneğin Floransa’ya giden turlar aynı zamanda Pisa’ya ekstra tur da düzenliyorlar ve …

Kategoriler
Venedik Ekonomik Seyahat Tavsiyeleri

Venedik Müze Kartı ve San Marco Meydanı Kartı

[sg_popup id=13247]
[widgets_on_pages id=”Adsense Auto Ads”]
Venedik’te nereleri gezebileceğimizi, adalara nasıl gidebileceğimizi anlattıktan sonra Venedik gezi rehberinin olmazsa olmazı, Venedik’te ekonomik gezmenin yolu Venedik Müze Kartı nam-ı diğer Venice Card detaylarında sıra… Venedik’in resmi şehir kartı olan Venice Card müzelerden müzelere koşan, kiliselerdeki mozaiklerden vitraylara ince detaylara dalanlar için…


Venice Card’ın faydaları nelerdir?

En önemli faydası Venedik’in mutlaka görülmesi gereken yerlerinden biri olan Dükalar Sarayı’na ve San Marco Meydanı müzeleri olan Museo Correr, Ulusal Arkeoloji Müzesi, San Marco Kütüphanesi’ne (Biblioteca Nazionale Marciana) ücretsiz giriş imkanı sağlaması.

Sadece bunlar da değil Ca’Rezzonico 18. Yüzyıl Venedik Müzesi, Palazzo Mocenigo (Kostüm ve Kumaş Tarihi Müzesi), Carlo Goldoni’nin Evi, Ca’Pesaro – Modern Sanat Müzesi (Galleria Internazionale d’Arte Moderna), Venedik Doğa Tarihi Müzesi (Museo di Storia Naturale di Venezia), Murano Cam Müzesi, Burano Dantel Müzesi’ne de Venedik Müze Kart ile ücretsiz girebiliyorsunuz.

Bir başka faydası ise, bu müzelere sıra beklemeden giriyor olmanız, özellikle kısıtlı zamanınız varsa veya enerjinizi sırada geçirmek istemiyorsanız.

Ayrıca Venedik’in çeşitli yerlerindeki 15 tane kiliseye de Venedik Müze Kart ile ücret ödemeden girebiliyorsunuz. Bu kart ile girebileceğiniz kiliseler; Santa Maria del Giglio Kilisesi, Santo Stefano Kilisesi, Santa Maria Formosa Kilisesi, Santa Maria dei Miracoli Kilisesi, San Giovanni Elemosinario Kilisesi, San Polo Kilisesi, Santa Maria Gloriosa dei Frari Bazilikası, San Giacomo dall’Orio Kilisesi, San Stae Kilisesi, Sant’Alvise Kilisesi, San Pietro di Castello Kilisesi, Santissimo Redentore Kilisesi, Santa Maria del Rosario Kilisesi, San Sebastiano Kilisesi ve San Giobbe Kilisesi.


Venice Card’ın sağladığı başka indirimler var mı?

Dükalar Sarayı’ndaki normal bilet ile giriş yapılamayan gizli ve baş döndürücü yerlerine düzenlenen turlara katılmanız halinde (turlar yaklaşık bir saat sürüyor) özel indirimlerden yararlanabiliyorsunuz. San Marco Meydanı’ndaki rehbersiz gezilemeyen saat kulesine düzenlenen özel turlarda da indirim sağlıyor. Ayrıca Peggy Guggenheim Koleksiyonu, Palazzo Fortuny, Punta della Dogana, Fondazione Bevilacqua La Masa, Salvador Dali’nin yüze yakın eserinin olduğu The Dali Universe, ve hatta Venedik Bienali’nde bile çeşitli indirimlerden faydalanabiliyorsunuz.

Araba ile geldiyseniz ve arabanızı Tronchetto adasındaki otoparka park edip vaporetto ile Venedik’in merkezine gidecekseniz de Venedik Kart %20 indirim sağlıyor. Ayrıca Terminal Fusina Venezia’da da indirimli park edebiliyorsunuz.

Alilaguna’nın düzenlediği Murano, Burano, Torcello adaları turuna katılmayı planlıyorsanız da Venedik Kart’ın indirimlerinden yararlanabilirsiniz.


Venice Card kaç gün geçerli?

Venedik Müze Kartın avantajlarından ilk kullanmaya başladığınızdan andan itibaren 7 gün boyunca faydalanabilirsiniz.


Venice Card’ın fiyatı ne kadar?

Yaşınıza göre iki farklı Venedik Müze Kart’tan birini seçebilirsiniz. 6-29 yaş arası için 29,90 €, 30 yaş ve üzeri için ise 39,90 €.


Venice Card ile San Marco Meydanı Müzeleri Kartı arasında ne fark var?

Adından da anlaşılacağı üzere San Marco Meydanı Müzeleri Kartı ile şehrin en meşhur ve en turistik yeri olan San Marco Meydanı’ndaki Dükalar Sarayı, Museo Correr, Ulusal Arkeoloji Müzesi ve San Marco Kütüphanesi’nde geçerli ve sadece bu müzelere ücretsiz giriş imkanı sağlıyor. Ayrıca Venice Card ile girebileceğiniz 15 kilisenin de kendi seçeceğiniz üçüne San Marco Meydanı Müzeleri Kartı ile ücretsiz girebiliryorsunuz. Aslına bakarsanız Venedik’te bir veya iki gün kalacaksanız muhtemelen San Marco Meydanı Müzeleri Kartı yeterli olacaktır.


San Marco Meydanı Müzeleri Kartı’nın ücreti ne kadar?

6 yaşından büyük herkes için tek …

Kategoriler
Ana Sayfa Venedik Gezilecek Yerler Tavsiyeleri

Venedik’e Yakın Gezilecek Yerler: Murano – Burano adaları

[sg_popup id=13246]
[widgets_on_pages id=”Adsense Auto Ads”]
Venedik’te geçirdiğimiz birkaç günden sonra, sıra geldi ayrılmadan önce Venedik’te görülmesi gereken son yere; Venedik’in adalarına… Venedik ile karşılaştırıldıklarında Venedik’in ada değil de sanki ana karada kocaman bir şehir gibi durmasını sağlayan (teşekkürler görelilik) ondan da küçük Murano, Burano, San Giorgio Maggiore, San Michele, Torcello ve Lido adaları için turunuzun sonunda mutlaka zaman ayırmalısınız. Hatta biraz daha ileri gidip bizim favorilerimiz Burano & Murano adalarına uğramazsanız Venedik ziyaretiniz yarım kalmış bile sayılabilir diyerek sizi biraz daha teşvik edebiliriz.


1. Murano

Venedik’in kuzeyindeki Murano adası cam işlemeciliğindeki ünü ile diğer adalardan belirgin bir şekilde farklılaşıyor. Hatta Venedik’te gezerken gördüğünüz birçok vitrini süsleyen küçük cam heykellerin sebebi de yine burası. Gerçi içlerinden çoğu Çin malı ama zaten bunu işçiliklerinden anlayabiliyorsunuz.

Murano-Burano-Adalari

Adayı anlatmaya geçmeden önce Venedik’ten Murano adasına nasıl gidilir sorusunun cevabını verelim. Öncelikle söylemekte fayda var; tasarruf etmek, az zamanda çok yer gezmek istiyorsanız veya kimselere bağlı kalmak istemiyorsanız en iyisi toplu taşımayı seçmek ki biz öyle yapmıştık, toplu taşıma dediysem vaporettolardan bahsediyoruz. Ayrıca San Marco Meydanı’na yakın iskelelerde Venedik adaları için turlar da düzenleniyor ama ücretleri vaporettolara göre daha yüksek ve başkalarına bağımlı kaldığınızdan dilediğiniz gibi gezemiyorsunuz. O yüzden tavsiyemiz vaporetto…

ACTV’nin DM, LN ve 41, 42 nolu vaporetto hatları ile (geceleri ise N) Venedik’in birçok iskelesinden Murano’ya gidebilirsiniz. Uzun süre beklemenize gerek kalmadan hatırlatalım her ne kadar çok turistik olsa da Dükalar Sarayı’nın önündeki iskelelerden adalara vaporetto kalkmıyor. San Marco Meydanı’na en yakın istasyon ise Arsenale’e doğru giderken (San Marco Meydanı’ndan doğuya doğru 500-600 metre yürümeniz gerekiyor) karşınıza çıkacak S. Zaccaria Piazza San Marco iskelesi. Bu arada istasyonun adında Piazza San Marco geçmesine aldanmayın meydana yakın üç istasyonun adında da San Marco adı geçiyor.

Murano-Burano-Adalari

Bir not daha S. Zaccaria iskelesinde aslında yan yana iki iskele var ve iki iskelede de farklı hatlar duruyor. O yüzden doğru iskeleyi seçmek önemli. İskelelerdeki bilgilendirme ekranlarına bakmak boşuna beklememek için faydalı olacaktır. Eğer Venedik’ten Burano ve Lido adalarına da gitmeyi planlıyorsanız en iyisi LN hattı böylece kafayı fazla karıştırmadan önce Murano’da iner biraz gezer sonra aynı iskeleden LN’ye biner Murano’dan Burano’ya geçersiniz. Burano’dan da Lido’ya yine LN hattı ile gidebilir ve oradan da aynı hat ile Lido’dan Venedik’e ulaşabilirsiniz. Kısacası Venedik > Murano > Burano > Lido > Venedik en verimli rota olacaktır.

Ekonomik olması için tercihinize göre 7 €’ya 60 dakika geçerli bileti alabileceğiniz gibi 12 saatlikten (18 €) 7 günlüğe (50 €) farklı seçeneklerde biletlerden birini de seçebilirsiniz. Venedik’te ulaşım için ilgili sayfada daha detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.

Murano’ya giderken, lagünün üzerindeki yansıması ile gözlerimizi alan ama bir yandan da Venedik’i silüete çeviren güneşin altında ilerlerken puslu görünümü ile Venedik’in keyfini de çıkarabiliriz.

Murano-Burano-Adalari

Vaporettomuzda adalarda yaşayan insanların keyfine ortak olduktan sonra ise Murano’ya ulaşıyoruz. Siz de eğer LN hattı ile geldiyseniz Murano’ya ulaştığınızda öncelikle iskelenin hemen yakınındaki cam atölyelerinden birinden içeri camdan nasıl bu kadar güzel eserler yaratabildiklerini canlı olarak görebilmek için sızabilirsiniz.

Murano-Burano-Adalari

Cam atölyesinde o kırılgan cam parçasının, dışarıdan bakıldığında güneş kadar sıcak görünen fırında akışkan hale gelmesini, iki elle tutulan bir piponun önünde balon gibi …

Kategoriler
Venedik Gezilecek Yerler Tavsiyeleri

Venedik Gondol Turu

[sg_popup id=13246]
[widgets_on_pages id=”Adsense Auto Ads”]
Venedik’e gelmişken, lagünün kanallarına göre en uygun şekili, tabanı dümdüz ama dışarıdan bakıldığında hilal gibi görünen, ayakta duran gondolcusunu her an sulara atıp ıslatacak gibi duran ikonik gondollarına binmemek olmaz. Bir yandan bilinçaltına işleyen simsiyah rengi ile insanın içine sebepsiz bir ürperti veren, bir yandan da kalın yatay çizgili t-shirtü ve yassı hasır şapkası ile her an dudaklarının arasından serenat dökülecek gibi duran gondolcusu ile romantizmin simgesi gondollar ile Venedik kanal turu, Venedik tatilinin olmazsa olmazlarından biri. Venedik’e gidip biz de gondola binmeden dönmeyiz diyorsanız Venedik gondol turları ile ilgili bilgilere buradan ulaşabilirsiniz. Önce Venedik gondolları ile ilgili kısa bilgiler ile başlayalım.


Meşhur Venedik gondolları:

Önce bu kadar romantik görünen gondolların niçin siyah olduğunu anlatalım. Gondolların simsiyah olmasının nedeni, Venedik zenginlerinin bir zamanlar gondollarında servetlerini kendi yaratıcılıklarına kalmış bir şekilde göstermeye çalışmasının artık estetik bir görüntüden uzak renk kombinasyonları oluşturması, bu yüzden de 1562 yılında siyah dışındaki tüm renklerin yasaklanması imiş.

 

 

Ayrıca gondol kelimesi bir rivayete göre Türkçe’den geliyormuş ve pruva demirindeki altı çizgi de Venedik’in altı bölgesini temsil ediyormuş. Bu arada söyleyelim kollarınızı açsanız aynı anda iki binaya da dokunabileceğiniz daracık kanallar arasında Venedik gondol turu yaparken, gondolcunun elindeki küreğin lagünün tabanına dokunduğunu sanabilirsiniz. 11 metrelik ve 700 kiloluk gondolu nazikçe yönlendirmesine aldanmayın aslında lagünün derinliği beş metre. Bu yüzden atlasak boy veririz diye düşünmeyin sakın.

 

 


Venedik’te gondol turuna nereden çıkabiliriz?

San Marco Meydanı’ndaki Dükalar Sarayı’nın önünde istemediğiniz kadar gondolu bir arada bulabilirsiniz. Öyle ki aklınızda Venedik’te gondol turu yapmak yoksa bile geçerken tahta iskele direklerine bağlı sizi bekleyen gondolları gördüğünüzde acaba yapsak mı demeye başlayacaksınızdır.

 

 

Gondollar sadece burada değil Venedik’in çeşitli yerlerinde de kanallar boyunca bulunabiliyorlar. Venedik’te gondolları bulabileceğiniz en güzel yerlerden birisi de Rialto Köprüsü. Gerçi Venedik’teki gondol sayısının 400 ile sınırlı olduğu düşünülürse (Venedik’te bir zamanlar on dört bine ulaşan gondol varmış) öyle her köşe başında bulamayacağınızı tahmin edersiniz.

 

 


Venedik gondol turu fiyatları ne kadar?

E madem artık gondol turu yapmaya siz de karar verdiniz; sırada pazarlık aşaması var. Venedik’in olmazsa olmazı gondol turuysa, o zaman da Türk turistin olmazsa olmazı pazarlık etmek deyip, stratejimiz gereği karşımıza çıkan gondolcuya tur fiyatlarını sorup, verdiği cevaptan memnun olmadığımızı belli edercesine arkamızdan seslenmesine nazlı nazlı kulak asmamaya çalışarak, yolumuza devam ediyoruz.

 

 
Gerçi gondol turu fiyatlarını bilmediğimizden 10 € bile dese burun kıvırabilirdik. Üstüne bir de sonradan öğreniyoruz ki Venedik Gondolcular Odası diye çevirebileceğimiz bir kooperatife kayıtlı olduklarından gondolcuların fiyatları sabitmiş. Ama yine de taktiğimiz işe yarıyor, yavaşlayan adımlarımıza ters orantılı bir şekilde hızlanan temposu ile bizi yakalayan gondolcu fiyatı indirmese de tur süresini uzatıyor. Venedik gondol turu fiyatları standart olarak 40 dakika için 80 €, sonraki her 20 dakika içinse ek 40 €. Kişi başı değil tabi toplam 6 kişi için, ama 2 kişi binseniz de aynı fiyatı alıyorlar. Bu yüzden orada birkaç kişi ile ortak olup kiralamak daha iyi olabilir. Eğer bu kadar ücret ödemeyelim diyorsanız tur süresini de kısaltmayı deneyebilirsiniz. Akşam 19:00-08:00 arası ise bu fiyatlar …

Kategoriler
Floransa rehberi

Vecchio Sarayı


Floransa’da mutlaka görülmesi gereken yerlerden birisi Piazza della Signoria, diğeri ise yine bu meydandaki Vecchio Sarayı. Bugün belediye sarayı ve müze olarak kullanılan Vecchio Sarayı, Medicilerin Palazzo Pitti’ye taşınması ile adına kavuşmuş. Palazzo Vecchio yani “Eski Saray” aslında Medicilerin yeni saraylarına taşınması ile eski sarayı adını almış…

[widgets_on_pages id=4]

Gecenin karanlığına doğru uzanan çan kulesi ile Vecchio Sarayı görülmesi gereken yerler listesinde kendisine haklı bir yer edinmiştir. Vecchio Sarayı’nın girişinde fiziksel gücün temsilcisi yarı tanrı Hercules ve Cacus heykeli ile Michelangelo’nun Davud heykeli, içeride ise Michelangelo’nun Zafer heykeli yer almaktadır. Sarayın bazı kısımları ücretsiz gezilebilmektedir.

Palazzo Vecchio’nun önünde uzanan açık hava müzesini andıran Piazza della Signoria meydanı ise birçok müze ile yarışabilecek kapasitededir. Düşmanlarının gözünü korkutmak için I. Cosimo tarafından yaptırılan yılan başlı Medusa’yı ellerinde tutan Perseus heykelinden, tek bir mermerin oyulması ile yapılan Sabin Kadınlarının Kaçırılması heykeline, Grandük I. Cosimo heykelinden, deniz tanrısı Neptün Çeşmesi heykeline kadar birçok sanat eseri bu meydanda sergilenmektedir.

[widgets_on_pages id=4]

Bazılarının orijinalleri için müzelere gitmek gerekse de Floransa’da ücretsiz gezebileceğiniz en önemli duraklardan birisidir. Buraya kadar gelmişken vaktiniz varsa Floransa’nın belki de en güzel müzesi Uffizi Gallery de görülmeye değer.

Açık hava müzesi gibi olan Signoria Meydanı’nı aşağıdaki haritadan da kuş bakışı gezebilirsiniz.

[google-map-v3 width=”350″ height=”350″ zoom=”12″ maptype=”satellite” mapalign=”center” directionhint=”false” language=”default” poweredby=”false” maptypecontrol=”true” pancontrol=”true” zoomcontrol=”true” scalecontrol=”true” streetviewcontrol=”true” scrollwheelcontrol=”true” draggable=”true” tiltfourtyfive=”false” addmarkermashupbubble=”false” addmarkermashupbubble=”false” addmarkerlist=”Piazza della Signoria, Floransa, Firenze ili, İtalya{}arch.png” bubbleautopan=”true” showbike=”false” showtraffic=”false” showpanoramio=”false”]

Kategoriler
Floransa rehberi

Vasari Koridoru


Floransa’da mutlaka görülmesi bir diğer yer ise Vasari Koridoru’na evsahipliği yapan Ponte Vecchio olarak da bilinen Eski Köprü. Köprüyü Floransa’daki diğer köprülerden ayıran ve asıl meşhur yapan özelliği ise aslında en üstünde görülen Vasari Koridoru.

[widgets_on_pages id=4]

II. Dünya Savaşı’ndan arda kalan tek köprü olan Ponte Vecchio 1345 yılında inşa edilmiştir. Köprü şu anda kuyumcular ile dolu olsa da asıl amacı Mediciler’in Arno Nehri üzerinden toplum içinde görünmeden bir saraydan (Palazzo Vecchio) diğer saraylarına (Palazzo Pitti) gitmeleri için gizli bir koridor olmasıdır. Böylece Mediciler halkın içine karışmadan şehrin sokaklarında gizlice ilerleyebilmişlerdir. Vasari Koridoru’nun duvarları da bu yürüyüşü daha da zevkli hale getirebilmek için tablolar ile süslenmiştir. Özel turlar için açık olan Vasari Koridoru hakkında daha fazla bilgi için sitelerini ziyaret edebilirsiniz.

[widgets_on_pages id=4]

Haritadan da Vasari Koridoru ve Ponte Vecchio’yu kullanarak şehrin içinden ama kimseye görünmeden nasıl iki saray arasında gidilebileceğini de görebilirsiniz.

[google-map-v3 width=”350″ height=”350″ zoom=”12″ maptype=”satellite” mapalign=”center” directionhint=”false” language=”default” poweredby=”false” maptypecontrol=”true” pancontrol=”true” zoomcontrol=”true” scalecontrol=”true” streetviewcontrol=”true” scrollwheelcontrol=”true” draggable=”true” tiltfourtyfive=”false” addmarkermashupbubble=”false” addmarkermashupbubble=”false” addmarkerlist=”Ponte Vecchio, Floransa, Firenze ili, İtalya{}palace-2.png|Palazzo Pitti, Floransa, Firenze ili, İtalya{}bigcity.png|Piazza of Signoria, Floransa, Firenze ili, İtalya{}moderntower.png” bubbleautopan=”true” showbike=”false” showtraffic=”false” showpanoramio=”false”]